bugün

entry'ler (1014)

25 kuruş ile yapılabilecekler

hatıra olarak saklanabilir,
çok sürmez tedavülden kalkması...

cmylmz diamond elite platinum plus

10 nisan 2019 tarihinde gittiğim gösteridir ve gülmekten çene ağrısı ile sonuçlanmıştır.
acımız büyük ray-ban, little little into the middle gibi kavramları gösterilerinde konu alıp bu söylemleri toplum içinde neredeyse bitirmiştir, aksine hala yapanlar ise etrafta dalga konusu olmaktadır. son gösterisinde de sağlam nokta tespitleri vardır, zamanla bunlarında bırakacağız.
sen çok yaşa e mi cem yılmaz...

yazarların hayvanseverlik seviyeleri

Kendisi en sevdiğim ev arkadaşım;
görsel

the kominsky method

Bir sezonluk eğlenceli, çok sıkmayan, 25 dakika süren sevimli netflix dizisi.

günün karikatürü

Bu da benden olsun;

(img:#1794101)

karınız mı yaşasın çocuğunuz mu

“Yemek yemeden mi, su içmeden mi yaşayabilirsin?” antitezi ile savunacağım söylemdir.

öpüşme sahnesi anında oturma odasındaki sessizlik

Akabinde “aç bakalım entiviyi haberleri oğlum ne varmış” söyleminin duyumlasına sebep olur.

regili sancısının abartılması

Her regl denildiğinde aklıma gelir alttaki iğrenç tivit ve iğrenirim sözkonusu şahıstan;
görsel

six feet under

can alıcı anektotları olan dizidir;

spoiler
“annen baban ölür yetim derler, eşin ölür dul derler ama evladın ölünce konduramazlar bir sıfat, tarifi yoktur çünkü bu acının...”
spoiler

kediyle sarılıp uyumak

eşiniz yada çocuğunuzla uyuyorsunuz ya işte öyle birşey. kimi zaman eş, kimi zaman evlat... adını ne koyarsanız koyun, koyun koyuna uyuyun.

akçabük camping

Datça’dan palamutbükü koyuna giderken palamutbükü’ne 5km kala konumlandırılmış olan kamp alanı.

Bayram tatilimizin beş altı gününü orda geçirdik, gitmek isteyenlere bilgilendirme amaçlı özet bilgilendirme şeysi yapıyorum;

Yeni bir kamp alanı iki yıllık bir geçmişi var bu sebeple henüz düzene girmemiş pek çok şeyi mevcut.
Alan olarak oldukça geniş bir araziye kurulmuş, zeytin ağaçlarının gölgeleri çadır kurma konusunda avantaj sağlıyor.
Yaklaşık 200-300mt. genişliğinde bir plajı mevcut, şezlong şemsiye sayısı hayli az. Siz kendi şemsiye ve sandalyeniz ile hazırlıkı gitmenizi öneririm.
Yeme içme olarak herşeyinizi götürünüz orda içecekler dışında pek fazla şey yok, ortak alanda mangal mevcut akşamları mangalınızı yakıp yemeğinizi pişirebilirsiniz. Alkol ruhsatı olmadığından içeride alkol satışı yok, en yakın yer 5km mesafede olan palamutbükü marketleri, buzunuzu ve içeceğinizi alıp kamp alanında keyfini sürebilirsiniz.
Gelelim can alıcı nokta olan tuvalet ve duş olaylarına, kamp alanının orta yerinde 2 adet 4lü ve 6lı ahşap tuvaletler mevcut, duş ise toplamda 6 tane. Kesinlikle kapasitesine göre yüzde onunu bile karşılamayacak şekilde yapılmış az ve yetersiz. Hijyen konusuda kamp alanlarını bilen bilir çok kötü değil ama tabiki daha da iyileştirilebilir.
En büyük sorunu ise su, yeteri kadar su besleyemiyor kamp alanına insanlar duş almak için sırada bekliyor ve su zaten ip gibi akıyor hele akşam duş wc ye giderseniz bir saatinizi burada kuyrukta geçirebilirsiniz.
Fiyat olarak günlük çadır başı 50tl
Çıkışta sahibi ile yapmış olduğumuz konuşmada, bayramdan önce yüzde yirmi dolulukla çalışırken şuan yüde yüzün üzerinde bir kapasite ile çalışıyorlarmış dolayısıyla bu rakamları hiç görmediklerinden ve yeni olduklarından herhangi bir b planı olmadıklarından bahsetti. Bizede eylül ekim kasım aylarında gelip buranın tadını huzurlu şekilde çıkarmamızdan yana öneride bulundu, düzenleme ve iyileştirme çalışmaları devam edecekmiş.
Neticede kamp alanından beklentiniz ne olabilir, sessiz sakin huzurlu ucuz nezih... birçoğu mevcut ve daha da iyi olacağına inanıyorum.
Benden sizlere tavsiye kesinlikle bayram seyran dönemlerinde gitmeyin günübirlikçiler ortamın ağzına sıçıyor sizinde huzurunuz kaçıyor.
Buyrun;

görsel

görsel

görsel

selimiye

Şimdi yazacaklarım sizi biraz şaşırtabilir;
Marmaris Datça yolundan Selimiye Bozburun tabelasını takip ederseniz bu küçük sevimli kıyı tatil beldesine gidebilirsiniz, evet sadece sevimli diyorum.
ilk olarak selimiye’ye giderken yol kenarında meşhur kızkumu denilen yer mevcut, yok efendim denizden yürüyerek karşıya geçiliyormuş falan filan, o kadar insan vardı ki arabayla geçerken sadece baktık ve yolumuza devam ettik.
Selimiye ye geldiğimizde ise denizi cidden boklu marmara misali dibi çamur, dibine bakıp balık arasan kurbağa türevleri canlılar mevcut ayrıca deniz suyuda herkesin toplu denize işeme seansı sonrası sıcaklığı gibi. Serinlemek için denize girmek istiyorsunuz daha çok sıcaklıyorsunuz, bu da koy olmasının ve dalga olmamasının dezavantajı. Selimiye’den devam edip diğer koylara giderseniz daha güzel ve berrak denizler görebilirsiniz. Genel anlamıyla deniz konsepti 3 metrelik taşlık alana şezlong şemsiye koyulmuş çakıllı denize sıfır tatil beldesi şeysi olmuş.
Yeme içme konusunda sahil kenarları full rakı balık konseptli elit mekanlarla dolu, kalite üst düzey ancak fiyatlarda buna bağlı hayli şişirilmiş zaten yüksek fiyatlı olması da bazı kesimleri bu tatil kasabasından uzak tutmaya yetiyor bence çok mantıklı.
Bir diğer konu ise meşhur tatlısı losta tatlısı. Kalın bir sigara böreği görünümlü içi keçi peyniri ile donatılmış baklava türevi bir tatlı, ben beğendim yenilebilir ve lezzetli.
Konaklama konusu da tüm pansiyonlar oda+kahvaltı konseptinde fiyatlar orta üst düzeyde ilgi alaka güzel müşterilerine çok kibar ve ilgili davranıyorlar. Biz girişteki Adasu Butik Otelde kaldık ekip gayet güleryüzlü ve ilgili.
Sonuç olarak; Datça’dan Selimiye’ye geldiğimden dolayı deniz konusunda çok hayal kırıklığına uğradım, burada sessiz sakin bir hafta geçireceğinizde iki gün burayı görün size yetecektir, kalan günlerde ise türkiye’de gördüğüm en temiz ve nezih denizlerden biri olan Datça’da tatilinizi geçirmeniz yönünde.
Merak edenler için anlık görüntü;

görsel

görsel

görsel

kraliçe ikinci elizabeth

detaylar için izleyiniz.

(bkz: the crown)

pakistan

Türk lirasının 25 kat daha değerli olduğu ülkedir.
Asgari ücretle pakistana gitsem muhtemelen bir apartman almış olurum.

ateistlere sorulacak sorular

Hep merak ederim; ataist mi ateist mi diye.

insanların geceyi sevmesinin sebebi

saatler tükenir, gün biter, ömür geçer.

anın görüntüsü

Biz böyle mutluyuz.

görsel

özgür plaj kamp

Çanakkale ayvacık ilçesine bağlı kendine has bir çadır karavan kamp alanıdır.
Çok kalabalık olmayan, sessiz sakin, nezih ve kafa dinleyeceğiniz kamptır.

Artıları: Kalabalık değil, wc ler temiz, sabah akşam kahvaltı konseptinde, çadır alanları nezih, denzde iskelesi var çıkınca da duşlar mevcut, Boss diye bir arkadaş var sizle denize girer frizbi oynar yanınızda yatar.
Eksileri: Yemekleri biraz pahalı; sulu yemek 15tl mesela, öğrenciye gitmez, dışarıdan yemekte getiremiyorsunuz öyle diyolar ama çadır şartlarında yok öyle bi kural malesef deler geçeriz:)

Özetle birkaç günlük kamp deneyimi için ideal bir yer.

kayaköy sanat kampı

Gidecek olanlara ya da gitmeye niyeti olanlara bilgilendirme ve yardımcı olması açısından 23-29 Temmuz 2017 arası Fethiye Kayaköy Sanat Kampı’nda geçirdiğimiz keyifli günlerin detaylarını anlatacağım;

1.Gün Pazar;
ilk gün 15:00 a kadar tüm kamp sakinlerinin kampa giriş yapması bekleniyor, biz saat 13:00 gibi kampa girdik, herkes çadırlarını kurmuş kaynaşmıştı bile. Fırından sıcacık çıkan gözleme ve ayran komboları ile uzun yoldan gelenler için ilaç niteliğinde. Saat 15:00 te barda toplanıp herkes kendini tanıtıyor klasik bir tanışma toplantısı. Aynı ilden, aynı okuldan, hatta aynı iş yerinden bile birkaç kişi ile denk gelmeniz mümkün. Sonrasında Kayaköy’ü kısa bir tur ile geziyor, taş evlerin en tepesine çıkıp hem dinleniyor hem de köy manzarasını izleyebiliyorsunuz.
Kampa dönünce akşam yemeği başlıyor, genelde 20:00 sularında akşam yemekleri. Ardından workshop bilgilendirmesi oluyor, burada 11:00- 13:00 arası gideceğiniz atölyelerin bilgilendirmeleri yapılıyor. Biz büst ve kil atölyesine katıldık; karakalem portre çizimi ve kilden yapılan figürler atölyenin ana konusu oluyor. Burda bize yardımcı olan Kibele’yi enerjisi ve sıcaklığı ile tekrardan sevgilerle kulaklarını çınlatıyorum. Atölyelerin ardından gece Kayaköy belgeselini izleyerek günü bitiriyorsunuz.

2.Gün Pazartesi;
Sabah 08:00 de kızlı erkekli Yoga ile güne başlıyorsunuz, sonra kahvaltı ve atölyeler başlıyor ardından yemek ve 15:00 da Darboğaz koyunda trekking ile gidiş. Yaklaşık 45 dk lık yolculuğun ardından Darboğaz koyuna varılıyor denizi müthiş, hafif akşam serinliğinde 18:30 a kadar şıpıdı şıpıdı yüzüyorsunuz. Akşam da kampta Blue Stone grubunun canlı performansını dinliyorusunuz, adamlar çok başarılı. Genelde rock’n roll tarzı alternatif müzik ve popüler şarkılar çalıyor. 00:00 dan sonra köyde ses sorunu olduğundan after party daha kuytu bir yer olan otopark alanına taşınıyor ve orda devam ediyor.

3.gün Salı;
Yemeğe kadar herşey bir önceki günle aynı. Bugünün aktivitesi 16:30 da yola çıkıp gemiciler koyuna yürüyoruz ardından botlarla St.Nicholas adasına ayak basıyoruz ve adanın en tepesine tekrardan yürüyüp (tahmini 45 dk yürüyüş) muhteşem bir gün batımı sahnesini kendinizde ölümsüzleştiriyorsunuz. Burda tavsiyem şarabınızı alın sevdiğinizle anın keyfini çıkarın. Hayatınızda yaşayacağınız ender anlardan bir tanesi olacağına şüphem yok.

4.gün Çarşamba;
Bu gün kampın dış aktivite günü. isteyen yamaç paraşütü(210 tl), tüplü dalış(90 tl), ata binme vb. gibi aktivitelerden yararlanabiliyor. Ben tüplü dalışa gitmiştim ve tüm gün orda geçti. Aktivitelere dahil olmak istemeyenler için Donyacık plajına yürüyüş var namıdeğer Soğuksu. Bu yolculukta 1 – 1,5 saat arası sürmüş aldığım bilgilere göre. Bu gecenin özelliği rakı-balık gecesi olması; ızgara çupra eşliğinde keyifli bir yemek gecesi oluyor. ilerleyen saatlere doğru ritim atölyesi eğitmeni Taylan bize güzel bir müzik ziyafeti sunuyor.

5.gün Perşembe;
15:30 civarı Help Beach e gitmek üzere araçlara biniyoruz, burda trekking yok parmak arası terliklerinizle de gidebilirsiniz. Help Beach genel olarak güzel bir tesis, deniz ürünlü pizzası, jumbo kalamarı ve plaj voleybolu sevenler için güzel bir seçenek. Denizine aynı olumlu yorumu yapamayacağım çünkü plaja sonradan dökülen beyaz kumlar denizin rengini bi acayip yapmış ki buna rağmen açıklarda caretta caretta ları görmeniz mümkün. Ben bir tanesi ile tanışma fırsatına eriştim; korkmayın, ürkmeyin sizi görünce kaçıyorlar zaten. Akşam da Kayaköy’de bulunan Root Bar da canlı müzik oluyor topluca oraya gidiliyor. Sesi gürültüyü kafam kaldırmaz derseniz kampta bilardo, masa tenisi gibi argümanlarla vakit geçirebilirsiniz.

6.gün Cuma;
Bu gün diğer günlerden farklı kampın son günü çünkü. Saat 10:00 da tekne turu için yola koyuluyoruz. Günü tekne turunda Kelebekler Vadisi, Soğuksu, Mavi Mağara ve Akvaryum Koyu gibi yerlere götürüyorlar. Burda size şiddetle tavsiye edeceğim şey Soğuksu da bulunan dağdan denize akan buz gibi suyun kaynağına gidip o soğukluğu hissetmeniz, sıcak ve soğuğu aynı anda hissetmek aşırı keyifli bir duygu.
Kampta son akşam olduğundan atölyelerdeki ürünler sergilniyor. Siz kazanın içinden kepçe ile Punch ınızı bardaklarınıza koyup yudumlarken drama atölyesindeki arkadaşlar kısa bir skeç sunup ardından fotoğraf atölyesi grubu da yaptıkları çalışmaları sergiliyor. 5 gün boyunca emek verdiğiniz işlerin değer verilip beğenilmesi ayrı bir keyif. Tabi ki gece bitmedi devam ediyor, disco da canlı müzik eşliğinde son akşamın olmasının da vermiş olduğu gaz ile eğlencenin dibine vuruluyor, sonunda olmazsa olmaz havuza atlamalar işin cilası tabi.

Özetlemek gerekirse;

Konaklama; kendi çadırınız ile, kampın çadırı ile, çardaklarda ve taş evlerde konaklayabiliyorsunuz. Tuvaletler, duşlar ve havuz gayet temiz ve hijyenik. Beklentinin çok üzerinde.

Yemek; son zamanlarda yediğim en lezzetli en doğal yemeklerdi açık ara. Her gün farklı bir yemek çıkıyor, köfte,tavuk,sebze,balık… doyana kadar yiyorsunuz, yemeklerin hepsi doğal ve ev yapımı. Özellikle biber dolması, bamya, patlıcan kızartmasını cidden unutamam. Ben sabahları bahçeden biberimi maydanozumu kopartıp kahvaltımı yapıyordum, tavsiye ederim.

Eğlence; geceleri özellikle çok aktif, konserler canlı müzikler her akşam mevcut. Onun dışında da basketbol, masa tenizi, bedminton gibi spor oyunları ve masa oyunları da mevcut.

Atölyeler; kampın ana teması aslında atölye üzerine kurulu. Etrafta birçok el yapımı sanatsal ürünler görebilirsiniz bu da belirttiğim tezi güçlendiriyor. Drama, keçe, fotoğraf, büst ve kil, ahşap oyma, oyuncak yapımı gibi birçok atölye mevcut. Benden size tavsiye; elinizin yatkın olduğu bir alana değil hiç anlamadığınız, yapamayacağınızı düşündüğünüz bir atölyeye girin, sonuçlarına inanamayacaksınız.

Sosyal aktiviteler; kamp içinde atölyeler, masa tenisi, bilardo, basketbol, masa oyunları mevcut. Kamp dışında trekking, yamaç paraşütü, tüplü dalış, atla köy turu gibi aktiviteler var.

ilk gün tanışma faslından itibaren kendi kabuğunuza çekilmeyin, sosyalleşin, yeni insanlar tanıyın, eğlenin.

Mutlu, Lara, Taylan, Özgür, Kibele, mutfaktaki ablalar… hepsine ve daha fazlasına ayrı ayrı teşekkürler.

Ve Kayaköy Sanat Kampı’na ait mutlaka anlatacak bir anınız kalacaktır…

25 kasım 2016 ötv düzenlemesi

yakında kdvnin de oranının değişeceğinin sinyalidir.

türk kahvesi %8
yanında lokum olur ise %40
soda ilave edilir ise %100
ekstra fal var ise %120